| |
111 Język źródłowyPoziom tej prośby o tłumaczenie jest "Tylko znaczenie". GöllenmiÅŸ at israrında yüzen sinek... GöllenmiÅŸ at idrarında yüzen saman çöpüne konan sinek, idrar birikintisini deryâ, saman çöpünü gemi, kendini de kaptân-ı deryâ sanır. Ukończone tłumaczenia Captain fly | |
462 Język źródłowyPoziom tej prośby o tłumaczenie jest "Tylko znaczenie". Nokta Güleryüzlü, samimi, dürüst, hoÅŸgörülü, kendini geliÅŸtirmeyi, kitap okumayı, yardımlaÅŸmayı ve paylaÅŸmayı seven, felsefe ve psikolojiden anlayan, boÅŸ durmayı ve lüzumsuz konuÅŸmayı sevmeyen, olaylara ve düşüncelere objektif yaklaÅŸabilen, eleÅŸtirirken kalp kırmayan, düşünce ufku geniÅŸ, insanları sosyal statüsüne ve dış görünüşüne göre deÄŸerlendirmeyen, onları saygıyla dinlemeyi, affetmeyi bilen, yanlışları anlayışla karşılayan bir insan milyonlarca insana bedeldir. Bir nokta kadar küçük olmaya da razıyım, anlamlı bir cümlenin sonunda bulunduktan sonra. Ukończone tłumaczenia Point | |
| |
| |
| |
138 Język źródłowyPoziom tej prośby o tłumaczenie jest "Tylko znaczenie". Ä°nadına sahip olduklarının olumlu yönlerini... Ä°nadına sahip olduklarının olumlu taraflarını görebilir misin? OkÅŸar mısın dökülmeye yüz tutmuÅŸ saçlarımı üzgün olduÄŸumda? Sarar mısın kollarına alıp da sımsıkı? Yazdığım ÅŸiirin farklı yerlerinden aldığım 3 mısra. 'sahip oldukların', 'dökülmeye yüz tutmuÅŸ saçlar', 'sımsıkı sarmak' kelimelerini tam çeviremedim. Ukończone tłumaczenia In spite of everything | |
102 Język źródłowyPoziom tej prośby o tłumaczenie jest "Tylko znaczenie". Gerçek yalnızlık Gerçek yalnızlık, tek başına deÄŸil; kalabalığın içinde yaÅŸayan, amaçsızca saÄŸa sola savrulan insanın yaÅŸadığı yalnızlıktır. Bu anlamda daha özlü bir cümle varsa dinlerim. Ukończone tłumaczenia The real solitude | |
221 Język źródłowyPoziom tej prośby o tłumaczenie jest "Tylko znaczenie". Move you're feet Everybody move you're feet and feel united
Yeah, got the dance energy, oh yeah
Don't stop the beat I can't control the feet People in the streets
Sing my song and You sing along, just Put my record on And all of you're troubles are dead and gone -Junior Senior - Move Your Feet- Ukończone tłumaczenia Ayaklarınızı oynatın | |
| |
147 Język źródłowyPoziom tej prośby o tłumaczenie jest "Tylko znaczenie". 'The value of things is not the time that they... The value of things is not the time that they last, but the intensity with which they occur. So there are unforgettable moments, inexplicable things and incomparable people. -Fernando Pessoa- Ukończone tłumaczenia nesneler | |
133 Język źródłowyPoziom tej prośby o tłumaczenie jest "Tylko znaczenie". Her sabah... Her sabah gözümü açtığımda, seninle baÅŸlayan güzel hayatın mutluluÄŸuna uyanıyorum. Sanki tatlı sesinle, yüzünle tebessümle beni uyandırıyormuÅŸsun gibi mutluyum. -Talha- (Orjinal Hali) Ukończone tłumaczenia Every morning... | |
122 Język źródłowyPoziom tej prośby o tłumaczenie jest "Tylko znaczenie". Sen yanaklarımdaki tebessüm... Sen yanaklarımdaki tebessüm, gözlerimdeki ışıltı… Sen içimdeki heyecan, kalbimdeki huzursun… Sen hayatımı olumlu yönde deÄŸiÅŸtiren bir mutluluksun… -Talha- (Orjinal Hali) Ukończone tłumaczenia You are smile in my cheeks... | |
138 Język źródłowyPoziom tej prośby o tłumaczenie jest "Tylko znaczenie". Sahile indim ÅŸimdi... Sahile indim ÅŸimdi. Deniz sanki romantik bir ÅŸarkı fısıldıyor kulağıma. KuÅŸların seslerini dinliyorum. Deniz gülümsüyor, yakamozlar ışıldıyor. Tüm kalbimle seviyorum. -Talha- (Orjinal Hali) Ukończone tłumaczenia I'm going down to the coast now. It's ... | |
| |
130 Język źródłowyPoziom tej prośby o tłumaczenie jest "Tylko znaczenie". Sadece senin için yaÅŸamak... Sadece senin için yaÅŸamak, yanında olmak ve sadece senin olmak istiyorum. SevdiÄŸini sevmek sevmediÄŸinden kaçmak ve yanındayken bile kalbinde olmak istiyorum. Ukończone tłumaczenia I want to live only for you... | |
| |